Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul, 20. Milli Eğitim Şurası’nda katılan kişi ve kurumları uyardı. Kurul, “Kesinlikle, alınacak politikalar ve kararlar çocuğun üstün yararı gözetilerek, laiklik ilkesinin altı çizilerek, kamusal, bilimsel ve parasız eğitim anlayışını dikkate alan bir çerçeveden olmak durumundadır” dedi.
Eğitim-Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul, bugün başlayan 20. Milli Eğitim Şurası’na ilişkin açıklama yaptı. Şura’ya katılan kişi ve kurumlara uyarıda bulunan Kurul, şöyle konuştu:
“2014 yılında yapılan 19. Milli Eğitim Şurası’nda okul öncesi eğitim programlarına zorunlu din dersinin konulması talebi dillendirilmişti. Bu; görüşülen konular arasında girmişti. Eğitim-Sen’in yoğun uğraşıları sonrasında bu talep reddedildi. 20. Milli Eğitim Şurası’nda da Memur-Sen, yeniden bu talebi gündemleştireceklerini ifade ettiler. Anımsanacağı üzere, kısa bir süre önce Diyanet İşleri Başkanlığı, kuran kurslarının anaokulu kapsamında değerlendirilerek bir tür, diplomada denklik sağlayan bir sürecin örülmesi gerektiğini ifade etmişti. Yani, okul öncesi eğitim kurumlarında da din eğitiminin artarak verilmesi talebini, Diyanet İşleri Başkanlığı da ifade etmişti. Ancak, bu süreci pedagojik açıdan değerlendirmemiz gerekiyor. 4-6 yaş grubunda çocukları bir kere, oyun çağındadırlar. Özgürce oyun oynayabilecekleri bir çağ… Ayrıca, somut becerileri gelişkindir. Somut işlemler bu dönemde oldukça önemlidir. Soyut kavrayışlar konusunda çocuklar, güçlükler yaşamaktadırlar, bu çağ grubu itibariyle.
“KORKUYLA; GERÇEK ÖĞRENME, GERÇEKLEŞMEZ”
Din eğitiminin, özellikle pratikte karşılaştığımız din eğitiminin ve çocuklarda genel anlamda; korku, endişe ve suçluluk duygusu gibi duygular yaratarak çocukların gelişimine zarar verdiği pedagojik olarak ortaya konmuştur. Bir davranışa yönelmek ya da bu davranıştan sakınmak için dinde en önemli referans noktası korkudur. Korkuyla ise öğrenme gerçekleşmez. Gerçek öğrenme, gerçekleşmez. Bu nedenle, eğitim bilimlerinin ortaya koyduğu sonuçlara bakarak 20. Milli Eğitim Şurası’na katılan kurumları ve kişileri uyarıyoruz. Kesinlikle, alınacak politikalar ve kararlar çocuğun üstün yararı gözetilerek, laiklik ilkesinin altı çizilerek, kamusal, bilimsel ve parasız eğitim anlayışını dikkate alan bir çerçeveden olmak durumundadır.”
