CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, 1959 yılında çıkarılan Afet Kanunu’nun yürürlükte olduğunu söyledi ve “62 yıllık kanunla yönetiliyoruz” dedi.

CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin; dün, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, İçişleri Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri sırasında, Türkiye’nin jeolojik yapısı nedeniyle yıkıcı depremlere açık olduğunu hatırlattı. Şevkin; 18 il, 82 ilçe ve 502 köyün doğrudan 5 ve üzeri deprem üretebilecek fay hatları üzerinde olduğuna dikkat çekti.

Son bir haftada Düzce ve Erzincan’da bir dizi depremler yaşandığını anımsatan Şevkin, “Biz ülke olarak hâlâ 1959 yılında çıkarılmış olan ‘7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun’ ile yönetiliyoruz. Yani 62 yıllık kanunla yönetiliyoruz. Bu yasanın mutlaka düzenlenmesi gerekiyor” dedi.

Mevcut yasanın başta deprem üreten fay hatları olmak üzere; heyelan, kaya düşmesi, çığ, su baskını gibi doğal kaynaklı afetlere uğramış ya da uğrayabilecek alanlar üzerinde herhangi bir yapı inşa edilmemesine ilişkin bir yaptırım içermediğini vurgulayan Şevkin, şunları söyledi:

“Yaşadığımız son İzmir depremi gösteriyor ki zeminin etkisiyle 77 kilometre uzaklıktaki Samos fayının harekete geçmesi 116 vatandaşımızı kaybetmemize ve 50 bine yakın konutun hasar görmesine neden oldu. 2021 yılı içerisinde ölümlere neden olan 4 büyük depremin yanı sıra; orman yangınları, çığ, sel baskını ve benzeri gibi doğal olayların afete dönüşmesi nedeniyle 400'e yakın insanımızı, 10 binlerce canlı hayatını kaybetti.”

“DERE YATAKLARINDA ISRAR EDİLİYOR”

Kentsel dönüşüm yasasının da bir an önce düzenlenmesi gerektiğini söyleyen Şevkin, şöyle konuştu:

“İmar planlarında Devlet Su İşleri’nin dere yataklarını, taşkın sınırlarını belirleyip tıpkı SİT alanlarında olduğu gibi buralara yapılaşma yasağı getirmesi gerekirken Doğu Karadeniz'de bu yıl yaşadığımız sel afetlerine rağmen sel alanlarında yapılaşmaya ısrarla devam edilmekte ne yazık ki ve doğa da maalesef öcünü alıyor. Dolayısıyla SİT alanı gibi dere yataklarının mutlaka yapı yasaklı alan olarak ilan edilmesi lazım. Otoyolları dahi dere yatakları içerisine yapılıyor ve maalesef en ufak bir yağışta ya da bir heyelanda yırtılmalarla, can kayıplarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Bu sene sadece Doğu Karadeniz'de 82 vatandaşımız sel nedeniyle hayatını kaybetti, 228 kişi yaralandı, 16 kişi ise kayıp olarak ilan edildi.”

Kaynak: anka