CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, küresel ısınma ve iklim değişikliği etkisinin Türkiye'de kuraklık olarak hissedildiğini söyleyerek, "Peki bu bir kader midir? Bugün buğday, arpa, kuru bakliyat gibi verim ciddi kayıpları olduğunu şimdiden görüyoruz. Saman bu sene ciddi anlamda sıkıntı olacak. Bugün kader olmadığını gördüğümüz küresel ısınma iklim değişikliği ve ülkemizde yaşanan tarımsal kuraklığın temel nedeni elbette planlamanın olmaması" dedi. 

CHP'li Sarıbal, Türkiye'de etkileri daha fazla görülen kuraklığın tarımsal üretime olan etkilerini değerlendirdi. 

SON BİR YILDA YÜZDE 40 YAĞIŞ AZALMASI: "Türkiye küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkilerini çok ciddi şekilde görmeye başladı. Tarımsal kuraklık ülkenin çok büyük bir bölümünde etkili olmaya başladı. Başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu olmak üzere İç Anadolu Bölgesi Ege ve Akdeniz Bölgelerinde ciddi kuraklığın olduğunu görüyoruz.  Yani ciddi anlamda son bir yıla göre ciddi anlamda yüzde 40 yağış eksikliği var."

SAMANDA CİDDİ ANLAMDA SIKINTI YAŞANACAK: "Kuru tarımda ciddi verim eksikliği yaşanacak. Bugün buğday, arpa, kuru bakliyat gibi verim ciddi kayıpları olduğunu şimdiden görüyoruz. Saman bu sene ciddi anlamda sıkıntı olacak.  Buğday üretiminde 1 buçuk milyon tonla 2 buçuk milyon ton arasında bir kaybın olma ihtimali öngörülmektedir."

BU KADER Mİ: "Peki bu bir kader midir? Bilim insanları kapitalizmin kar ve mal sevdası yüzünden kendi dünyasını değiştirdiğini iklimlerin değişmesine neden olacak  sanayileşmeyi ortaya koyduklarını ve bunun için insanlığın çok önemli tedbirler almasını söylediler."

İKTİDAR TARIMA İTHALAT GÖZÜYLE BAKTI: "18 yılını dolduran iktidar tarıma sadece ithalat gözüyle baktı. Hiçbir planlama yapmadı. Bugün kader olmadığını gördüğümüz küresel ısınma iklim değişikliği ve ülkemizde yaşanan tarımsal kuraklığın temel nedeni elbette planlamanın olmaması ve devletin ya da iktidarın tarıma önem vermemesinden kaynaklandığını çok net bir şekilde söyleyebiliriz. Küresel ısınma iklim değişikliğinin sonuçlarını görmemeyi ısrarla isteyerek kendi ihtiyacımızı bile karşılayamayacak bir duruma geldiğimizi hububatta bakliyatta çok net bir şekilde görüyoruz."

Kaynak: anka