MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçim barajının düşürülmesinin “MHP'yi kurtarma hamlesi” olarak algılanmasına tepki göstererek, "Milliyetçi Hareket Partisi’nin baraj kaygısıyla hareket etmediğini, böylesi bir korkuyu taşımadığını ısrarla söylememize rağmen akıl tutulmasıyla malul olanların sakat, sapkın ve sancılı propagandaya tevessül ederek aksini iddia etmeleri, hastalıklı bir ruh halinin tezahüründen başka bir manaya gelmemiştir" dedi.

Devlet Bahçeli, seçim barajının düşürüleceği yönündeki açıklamaların ardından yaşanan tartışmalara yanıt verdi. Bahçeli, bugün yaptığı yazılı açıklamada, "Yüzde 10 seçim barajının korunmasının ayrıca meşru ve siyasi hiçbir gerekçesi de kalmamıştır. Bu kapsamda anayasal norm olan 'temsilde adalet' ilkesinin olabilmesi için seçim barajın düşürülmesinden başka bir seçenek görülmemektedir" vurgusu yaptı.

Bahçeli'nin açıklaması şöyle:

"MHP'NİN BARAJ KAYGISIYLA HAREKET ETMEDİĞİNİ SÖYLEMEMİZE RAĞMEN..." 

"Televizyon ekranlarındaki tartışma programlarında veya gazete köşelerinde seçim barajının yüzde 7’ye çekilmesini 'MHP'yi kurtarma hamlesi' olarak yorumlayan, bu çerçevede bulanık suda balık avlama seferine çıkan sözde uzman ve kiralık kalemler, gafil olmaları bir yana vahim bir hesap hatası yapmışlardır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin baraj kaygısıyla hareket etmediğini, böylesi bir korkuyu taşımadığını ısrarla söylememize rağmen akıl tutulmasıyla malul olanların sakat, sapkın ve sancılı propagandaya tevessül ederek aksini iddia etmeleri, hastalıklı bir ruh halinin tezahüründen başka bir manaya gelmemiştir.

"YENİ YÖNETİM SİSTEMİNE GEÇİŞ SÜRECİ BAŞARIYLA ATLATILMIŞTIR"

Ne kadar yok sayılsa da siyasi yaklaşımlar ve siyaset kurumu yeniden şekillenmiş, siyaset zeminin ilke ve kurumları yeni baştan tecelli etmiştir. Doğal olarak siyasetin icrasıyla anlayış mizanında yapısal değişiklik ve dönüşümler sağlanmıştır. Kaldı ki ortak zemin arayışları ve uzlaşma kültürünün sivrilmesiyle yeni bir siyaset alanı belirmiştir. Bu yeni siyaset alanı ve anlayışına ayak uyduramayan siyasi partiler ve makus diğer aktörler, elbette milletimizin demokratik tasarrufuna maruz kalacaklar, bu suretle yaptıklarının bedelini ödeyeceklerdir. 2023 yılının haziran ayında gerçekleştirilecek seçimler buna sahne olacaktır. Yeni yönetim sistemine geçiş süreci başarıyla atlatılmıştır.

"YÜZDE 10 SEÇİM BARAJININ MEŞRU VE SİYASİ BİR GEREKÇESİ KALMAMIŞTIR"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde, milli iradenin adil ve hakkaniyetli biçimde TBMM’ne yansımasının bize göre iki yolu bulunmaktadır: Birinci yol, seçim barajının indirilmesidir. İkinci yol ise siyasi partilerin kurumsal kimliklerini muhafaza ederek seçim ittifakı yapmalarının yasal içeriğe kavuşturulmasıdır. Bilindiği üzere, ikinci yol yasal bir düzenlemeyle hayat bulmuştur. Sırayı ise birinci yolun temini almıştır. Yüzde 10 seçim barajının korunmasının ayrıca meşru ve siyasi hiçbir gerekçesi de kalmamıştır. Bu kapsamda anayasal norm olan 'temsilde adalet' ilkesinin olabilmesi için seçim barajın düşürülmesinden başka bir seçenek görülmemektedir.

"DEDİKODU ÇARKI, İLK ÖNCE BU ÇARKI KURANLARI ÖĞÜTECEKTİR"

Hiç kimse saman altında iğne arama gayretkeşliğine heves etmemelidir. Yüzde 7 seçim barajı üzerinde kurulan yalan ve dedikodu çarkı, ilk önce bu çarkı kuranları öğütecektir. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’nın vatan, millet ve demokrasi sevdasını hiçbir görevli provokatör, hiçbir ruhu ve iradesi hacizli siyasetçi ve sözde yazar-çizer takımı tahlil edemeyecek, bunu test etmeye deneyim ve donanımları yetmeyecektir.

"İTHAMLAR, SAHİPLERİNİN ALNINA KARA BİR LEKE GİBİ YAPIŞACAKTIR"

Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasıyla tescillenen yüzde 7 seçim barajı, 'temsilde adalet' ilkesine derinlik ve canlılık katacak, diğer yandan müfteriler ve zilletsever taife beyhude çırpınışlarıyla yerinde sayacaklardır. Milliyetçi Hareket Partisi’ni merkezine alan ilzam, isnat, asılsız iddia ve ipe sapa gelmez ucube ithamlar, aynısıyla sahiplerinin alnına kara bir leke gibi yapışacaktır."

Kaynak: anka