YUSUF KILIÇ Gaziantep’te damat ve yakınlarının saldırısına uğrayan, kuaför Melisa Güner; yaşananları ANKA Haber Ajans’ına anlattı. Güner, olayların çıkmasına damadın babası R.G’nin neden olduğunu iddia etti. Ailenin avukatı ise kuaförün müvekkillerine hakaret ettiğini öne sürdü. Kuaför Melisa Güner, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Gaziantep’te eşim ve annem gelinlik ve kına elbiseleri satan işyerini işletiyor, ben de bayan kuaförüyüm. İşyerlerimiz yan yana. Gelinlik ve kına elbisesi almaya gelenler isterlerse kuaför salonumuza gelerek saç yapımı ve bakım için bizimle anlaşıyorlar. Bizi darp eden şahıslar da daha önce annem ve eşimin işlettiği işyerinden gelinlik aldılar ve bizimle de kuaför hizmetleri için anlaşma yaptılar. “GELİN EKSTRA İSTEKTE BULUNDU” Düğünden bir gün önce gelin hanım bizi aradı ve ağda salonumuzun olup olmadığını sordu. Ben de böyle bir salonumuzun olduğunu ekstra ücreti karşılığında bu hizmeti verebileceğimizi söyledim. Düğünden bir saat önce geldi ve gelinimizi işleme aldık. Özellikle işlemi yapmadan önce damadın bilgisi olup olmadığını, yapılacak işlerin anlaştığımız paketin dışında olduğunu ve ek bir ücretinin olduğunu belirttim. Gelin hanım da damadın bilgisinin olduğunu ifade edince biz işlemleri yaptık. Bunun yanı sıra Gaziantep’te gelenek olduğu üzere gelinin yanında gelen birkaç kişinin de saçları ve bakımları yapılır. Tüm bu ücretlerin damat tarafından ödeneceği bize söylendi. Düğün saatinde damat gelerek gelini alıp salondan hiçbir ödeme yapmadan çıktı. Biz arkasından seslendik ve küçük bir hesap olduğunu söyledik. Bize sağdıcını gönderdi, ben ödeme yapılmasını beklerken telefonla konuşmaya başladı. Sonra telefonu bana uzattı, telefonda damadın babası bana ‘Onları orada tutma ben düğünden sonra gelip hesabı kapatırım’ dedi. “KAYINBABA ÖZEL İŞLEMİ SORDU” Ben de ‘Önemli değil düğünden sonra uğrar halledersiniz’ diyerek gelenleri uğurladık. Kına perşembe günü, düğün ise cumartesi günü. Arada kalan cuma günü kayınbaba ile kaynana işyerimize gelerek ödemelerinin olduğunu söyleyerek gelinin yanında gelenlerin ücretlerini ödediler, gelin için yapılan özel işlemlerin ücretini ise ödemediler. Bu sırada kayınbaba bana ısrarla ‘Özel işlem ne? Bana bunları anlatın’ diye ısrar etti. Ben, ‘Beyefendi, ben bir kadın olarak bunları size anlatamam, isterseniz damat ile konuşabilirsiniz’ diyerek kaynanaya, ‘Hanımefendi benim bir erkeğe yapılanları anlatmam uygun olmaz, isterseniz siz de bir kadınsınız ve eşinize uygun bir dille anlatabilirsiniz’ dedim. Kaynana gayet naif bir şekilde eşine durumu anlattı ve kayınbaba kalan ücretin bir kısmını ödedi, gelin ile ilgili ödemeyi itiraz ederek yapmadı. Biraz sesler yükselince, yan tarafta işyeri olan annem geldi. Bu sırada kayınbaba bizi dolandırıcılıkla suçlar kelimeler kullandı ve kendisine yapılan tüm işlemlerin karşılığında kesilen fişlerin olduğunu belirttim. Biz asla dolandırıcı değiliz ve emeğimizin karşılığını alıyoruz. Kayınbaba bir kısım ücreti üzerime atarak ödedi, bir kısmını ise ödemeden çıktı. Ben annemin müdahale etmesi için yüzüne baktım ancak annem, ‘Şimdi hiç ses çıkarma ortalık hararetli, düğün bitsin daha sonra hallederiz’ diyerek ortamı yatıştırdı. Tabi kayınbaba ısrarla ‘Ben kına günü geline baktım, özel hiçbir işlem yoktu’ deyince kendisine ‘Beyefendi özel işlem gelinin üzerine yapılmadı, gelinin içine yapıldı. Artık haddinizi aşmayın isterseniz’ dedim. Ama ısrarla sormaya devam etti fakat biz bir kadın olarak bu sorulara cevap veremeyeceğimizi bir kez daha söyleyince gittiler. “KAYINBABA BÖLGE BÖLGE ANLATILMASINI İSTEDİ” Ertesi gün, gelin ile kız kardeşi hazırlanmak üzere kuaför salonumuza geldiler, içeride biraz yoğunluğumuz olduğu için kendilerini sıraya aldık. İki tarafın birbiriyle kötü olmasını istemediğim için de hani sonra ‘Benim yüzüme böyle konuşuyorlar, arkamdan başka şey yapıyorlar’ demesin diye durumu naif bir dille gelin hanıma izah ettim. Ekstra ücretleri kendilerinin ödemeleri halinde gereğini yapacağımızı söyledim. Gelin hanım özür diledi ve daha önce konuştukları tüm işlemlerin yapılmasını istedi. Tüm işlemler bitti ve damat geldi ve gayet hoş ve mutlu bir şekilde salonumuzdan uğurladık. Bu sırada kayınbaba annemin işyerine geçerek kiralanan gelinlikten geriye kalan ücreti ödemeye gitti. Burada da geline yapılan işlemleri soruyor, ısrarla tarif edilmesini istiyor. Yanımızda çalışan bayan arkadaşımız ‘Şurasını, burasını yaptık’ derken annem müdahale ediyor ve çalışanımıza ‘Sen ne yapıyorsun, bunlar böyle ulu orta hele hele bir erkeğe anlatılmaz’ diyerek çalışanımızı uyarıyor. Kayınbabaya da ‘Siz ne yapıyorsunuz, bu yaptığınız sapkınlık’ diyerek uyarıyor. ‘Bu kadar hesap nereden çıktı bana bölge bölge anlatın’ diyerek ısrarına devam edince çalışanımız biraz bilgi vermeye çalışırken kayınbaba bu sefer ‘Nerelerini aldınız?’ deyince annem, ‘Amca haddini bil, ne yapıyorsunuz’ diyerek bir kez daha uyarıyor. “BUNUN HESABINI SORACAĞIM SİZE, DİYEREK ÇIKTI” Daha sonra kayınbaba ödemeyi sinirli bir şekilde atarak ‘Bunun hesabını soracağım size’ diyerek işyerinden ayrıldı. Yaklaşık 2 saat sonra kapının önüne bir gelin arabası durdu, içinden gelinin kız kardeşi indi ve gelinin askısının gevşediğini ve yapmamızı istedi. Gelin hanımla birlikte içeriye geçtiler, baktım askıda bir gevşeme yok ancak gelinliğin üzerine istedikleri boncuk ve takılardan dolayı ağırlaştığından kolunda bir kızarma meydana gelmiş. “YENGE ÇANTA İLE SURATIMA VURDU, SONRA İÇERİ GİRDİLER” Biz gelinlik üzerinde çalışırken gelinle birlikte gelen ve yenge diye hitap ettikleri bir bayan ‘İşinizi doğru dürüst yapsaydınız böyle olmazdı. Bu nasıl kalitesiz bir iş, adam akıllı yapın’ diye hakaretler etmeye başladı. Ben biraz dikkatli bir dil kullanmasını ve konuşmalarına dikkat etmesini isteyince ‘Etmezsem ne olur, beni mi döveceksin?’ deyince ‘Ben çirkinleşme taraftarı değilim ve hayatım boyunca da olmadım. Tatlı dille anlaşmak varken neden kötülüğe gidelim’ dedim. Sonra dışarı çıktım, ortamın gerileceğini anladığım için işyerimizdeki teyzeme seslendim. Teyzem, iğne iplik ile gelinliğin üzerinde çalışırken, kadın sürekli hakaretler savuruyor. Dayanamadım ve ağzımdan da kötü bir şey çıkmasını istemediğim için dışarı çıkarken, kadın ile burun buruna geldik. O sırada bir kadına yakıştıramadığım küfürler savurdu. Ne demek istediğini sormamla beraber elindeki çanta ile suratıma vurdu. Elimle kendimi savunma için yüzü kapattım. Bu sırada 20-25 kişilik bir grup aynı anda içeri girip hepimize saldırdı. “DAMADIN ELİNDE SİLAH VARDI” Birisinin eli yüzümde ve gözümü kapatmıştı, fırsat bulup baktığımda annem yerlerde, çalışanlarımız yerlerde, bize yardıma gelen teyzem yerlerde ve üzerimize çöktüler. Bizim yanımızda erkek yok. Bir kuzenim var o da kapıyı tutmuş daha fazla kişinin içeriye girmesini engellemeye çalışıyordu. Çift kapılı işyerimin diğer kapısından kaçmaya çalışırken orayı da tuttular. Dönüp baktığımda damadın elinde silah vardı ve annem damadın elindeki silahı almaya çalışıyordu, diğer tarafa döndüğümde başka birisinin elinde bir silah daha gördüm. Kuzenimin yardımıyla hepimiz diğer tarafa kaçtık ve kapıları kapattık. “KAYINBABA, ‘ONLAR SAĞ ÇIKMAYACAK’ DİYORDU” Kalabalık grup ellerinde sopalarla camları kırmaya çalışırken, arkadan kayınbaba ‘Onlar sağ çıkmayacak, onları öldüreceksiniz, ölüleri gelecek’ diye bağırıyordu. Biz odaya kendimizi kapattık ve bir şekilde kendimizi korumaya çalışıyorduk. Bu sırada bize yemek getiren eşimin erkek kardeşi ne olduğunu sorunca bir anda herkes onun üzerine yürüyor. Yerlerde sürükleyerek feci şekilde darp ediyorlar. Ben bize saldıranlara yalvarırcasına bizi bırakmalarını istiyorum. Annemin işyerine gelinlik bakmaya gelen başka müşteriler olayı aralamaya çalışıyorlar, kolu kırık olan bir hanımefendi araya girerek bizi aralarından almaya çalışıyor ama dinleyen kim. “SİLAH OLDUĞUNU SÖYLEDİM AMA POLİS ARAMA YAPMADI” Sonra polis ekipleri geldi, olaya müdahale ettiler. Polislere, araçlarda ve şahısların üzerinde silah olduğunu söyledim, arama yapmalarını istedim. Polisler bize sadece ne olduğunu sordular, hiçbir arama yapmadılar, bir müdahalede bulunmadılar. Bize saldıranlar ise hiçbir şey olmamış gibi araçlarına binip gittiler. Olay yerine ambulans çağrıldı, kavga sırasında silah kabzası ile vurulan kuzenimin kafasına dikiş atıldı, bizi hastaneye götürdüler. Hastanede gerekli müdahaleler yapıldıktan sonra darp raporlarını aldık. “CEZASIZ KALMALARINI İSTEMİYORUM” Bize bu yapılanların cezasız kalmasını istemiyorum. Biliyorum ki, bunlar mahkemeye çıkacak, üç – beş yıl hapis cezası verilecek, sonra bu ceza paraya çevrilecek ve bu insanlar yine serbest bir şekilde dolaşacaklar. Ben bunların uzun bir süre cezaevinden çıksın istemiyorum. Çünkü benim bu halimi gören ağabeyim, eşim, kardeşim, akrabalarım ne gerekiyorsa biz yapalım diyerek sürekli yanımızdalar. Ben onların benim bu halimi görüp de için için eridiklerinin farkındayım. Siz de kardeşinizi, ablanızı, eşinizi bu halde görseniz eminim ki dayanamazsınız. Ben devletten adalet istiyorum. Başka da hiçbir şey istemiyorum.” AİLENİN AVUKATI YALANLADI Öte yandan saldırganlıkla suçlanan ailenin avukatı Hüseyin Çelebioğlu, kuaför Melisa Güner’in iddialarını yalanladı. Çelebioğlu, “Olayın gerçeği öyle değildir” diyerek ANKA’ya şu açıklamayı yaptı: “Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma devam etmektedir. 06/05/2021 tarihinde düğün öncesinde müvekkillerim gelinlik ve kuaför masraflarıyla ilgili söz konusu kuaför sahibi Melisa Güner'le anlaşmışlardır. Mevzu bahis fazla alınmak istenen para değildir. Kuaför ve gelinlik işlemleri bittikten sonra gelinlikte hata olduğu gelin tarafından fark edilmiştir. Bunun üzerine tekrar gelinlik ve kuaför salonunu işleten Melisa Güner'in yanına gidilmiştir. Düğüne bir saat kala bununla ilgili şikayeti gelin hanım dile getirmesine rağmen kuaför işleteni Melisa Güner söz konusu bu iddiayı kabul etmemiş. Kuaföre sahibi Melisa ve çalışanları müvekkillerime tehdit ve hakaretlerde bulunmuşlardır. Müvekkillerim çete değillerdir. Kuaför Melisa Güner ve çalışanları, müvekkilim gelin hanımı ve eşini darp etmişlerdir. Olayla ilgili soruşturma devam etmektedir. Olayın asıl mağduru müvekkillerimdir. Ancak kuaför sahibi Melisa Güner kendisini mağdurmuş gibi basında haber etmeye çalışmaktadır. Yapılan bu hakaret, tehdit iftiralarla ilgili ayrıca gerekli yasal yollara başvurulacaktır.” GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: * VİDEO1: Melisa Güner’in darp izlerini gösteren (yandan görüntü) * VİDEO 2-3-4 Gaziantep Melisa Güner’in açıklamaları * VİDEO 5: Arbede anı