CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, iktidarın Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni açıklamasının üzerinden 2 yıl, İnsan Hakları Eylem Planı’nın yayınlanmasının üzerinden ise 1,5 ay geçtiğini anımsattı. Toprak, “Bu konuda adım atma niyeti ve samimiyetin olmadığı apaçık ortada. Temel haklar, insani göstergeler ve özgürlüklerde ülkeyi dibe vurduran iktidar, organize suç örgütü liderlerine devlet koruması verirken, en fazla aydını ve yazarı cezaevinde tutan ülkeler sıralamasında Türkiye’yi dünya üçüncülüğüne taşıdı” dedi. CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Uluslararası Pen Yazarlar Birliği’nin yayınladığı Yazma Özgürlüğü 2020 raporunda dünyada en çok aydın ve yazarın hapsedildiği ülkeler sıralamasında Türkiye’nin ilk 10 ülke içinde üçüncü olması üzerine yazılı açıklama yaptı. Toprak, iktidar ortaklarının yazarları, gazetecileri, medya kuruluşlarını hedef gösteren söylemlerinin “tek sesli suskun Türkiye” planı olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Uluslararası Pen Yazarlar Birliği’nin yayınladığı Yazma Özgürlüğü 2020 raporunda dünyada en çok aydın ve yazarın hapsedildiği ülkeler sıralamasında Türkiye ilk 10 ülke içinde üçüncü oldu. Çin 81, Suudi Arabistan’ın 32 aydın ve yazarın cezaevinde olduğu ilk 2 ülke olurken Türkiye, diğer pek çok temel haklar, özgürlükler, insani gelişmişlik göstergelerindeki gibi bu sıralamada da 25 aydın ve yazarın hapiste olduğu üçüncü ülke. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın eli kanlı diktatör olarak nitelendirdiği Mısır bile Türkiye’nin altında. Müslümanlara zulmeden darbecilerin kısa süre önce seçilmiş yönetimi devirdiği Myanmar dahi Türkiye’nin üçte bir kadar yazar ve aydını hapsettiği için 10’uncu sırada.” “TEK SESLİ, SUSKUN VE SİNMİŞ TÜRKİYE PLANLARINI AÇIK EDİYORLAR” Bir buçuk ay önce Resmi Gazete’de yayınlanan İnsan Hakları Eylem Planı’nda bugüne kadar hiç adım atılmadığını vurgulayan Toprak’ın açıklaması şöyle: “Ülkemizi bu yüz kızartan, saygınlığı zedeleyen pek çok uluslararası sıralamada onur kırıcı şekilde ilk sıralara yerleştiren iktidarın demokratikleşme, hukuk devleti, insan hakları, özgürlükler gibi vaatlerinin samimiyetsiz ve ikiyüzlü olduğu görülüyor. İnsanlarımızı baskı ve tehditlerle karanlığa mahkûm etme niyetini her fırsatta sergileyen iktidarın iki yıl önce ilan ettiği Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde, 1,5 ay önce Resmi Gazete’de yayınladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nda bugüne kadar hiçbir somut adım atmaması da zaten böyle bir niyetin olmadığının kanıtı. AB yaptırımlarından kaçınabilmek için alelacele açıkladıkları eylem planının üç yıla yayılması da daha baştan ipe un serme niyetlerini açık ediyor. İktidar sözcüleri, iktidar ittifakının ortakları en küçük bir eleştiriye bile tahammüllerinin olmadığını her fırsatta sergilerken; aydınları, medya kuruluşlarını tehdit edip, hedef göstererek tek sesli, suskun ve sinmiş Türkiye planlarını açık ediyorlar. Şiddet, öfke ve hakaret söylemleriyle düşünce ve ifade özgürlüğü haklarını kısıtlamaya çalışanlar bir organize suç örgütü liderinin, iktidar içinde iktidar paylaşımını açığa vuran dizi videoları karşısında suspus olup, üzerinde oturdukları çamuru gizleme, başkalarına atma çabasına girişiyorlar. Devletin koruma altına aldığı, koruma görevlendirdiği suç örgütü liderleri ellerini kollarını sallayıp dolaşırken, bu iktidar, ülkenin aydınlarını, yazarlarını, gazetecilerini cezaevine atma sıralamasında dünya üçüncülüğü madalyasını yakasına takıyor. Ancak artık helallik isteme aşamasına gelen, uzatmaları oynamanın telaşındakiler şunu bilsin ki, bu ülke ve tüm yurttaşlar haklarına, özgürlüklerine sonsuza kadar sahip çıkacak. Bağımsız, özgür, demokratik, adil ve insanca bir yaşamı, apaydınlık bir Türkiye’yi el birliğiyle, oy birliği ile hür iradeleriyle inşa edecekler. Bu ülke, düşüncelerin, yazıların, kalemlerin, konuşanların hapsedildiği bir ülke olmanın utancını taşımaktan ve yaşamaktan kurtulacak. O aydınlık günler çok yakın.”