CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, mafyadan her ay 10 bin dolar maaş alan siyasetçi olduğunu söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun TBMM Başkanı Mustafa Şentop'u ziyareti için, "Bir açıklama var mı, hayır yok. Adı belli mi, hayır yok. Bununla ilgili bir savcılık soruşturması açıldı mı? Hayır, bilinmiyor. Meclis Başkanı, İçişleri Bakanı el ele verip de neden bu suçluyu koruyorsunuz? Rüşvet alan başkaları var mı? Bununla ilgili bu suça bir kişi dinlemeye karışmış ve bununla ilgili karışan kişilerin adları devletin önemli noktalarındaki kişiler mi? Bunların hepsini tek tek açıklamak zorundasınız. Bugün bekliyoruz, yarın bekliyoruz, yapılmazsa gereğini yapacağız" diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı. "SEN İÇİŞLERİ BAKANI'SIN, SUÇLUYU YAKALAMAKLA İLGİLİ DELİL TOPLAMAK SENİN GÖREVİN" İçişler Bakanı Süleyman Soylu'nun katıldığı bir televizyon programında 'mafyadan her ay 10 bin dolar maaş alan siyasetçi' olduğunu söylemesine ilişkin Özkoç, şöyle konuştu: "Türkiye Cumhuriyeti'nde bir siyasetçinin, milletvekilliği yapmış ya da yapmakta olan bir siyasetçinin, ayda 10 bin dolar mafyadan rüşvet aldığını söyleyen kişi mafya lideri değil. Söyleyen kişi İçişleri Bakanı Soylu'dur. Bir ulusal televizyonda, 'evet böyle bir kişi vardır, ben biliyorum, cumhuriyet savcıları bana sorarsa cevap veririm’ diyor. Biz de kendisine soruyoruz, sen İçişleri Bakanı'sın, suçluyu yakalamakla ilgili delil toplamak senin görevin. Mademki suçluyu biliyorsun, neden cumhuriyet başsavcılığına duyurmuyorsun, söylemiyorsun? Neden onunla ilgili dosyaları bir an önce oluşturup, yargılanmasının önünü açmıyorsun, neden suçluyu koruyor ve kolluyorsun? Eğer bu suçu bu şekilde işliyorsan bu suça sen de ortaksın demektir." "BUGÜN BEKLİYORUZ, YARIN BEKLİYORUZ, YAPILMAZSA GEREĞİNİ YAPACAĞIZ" Özkoç, daha önce TBMM Başkanı Şentop'a çağrı yaptıklarını anımsatarak, şunları söyledi: “Dedik ki 'bir an önce buna sor, bu Meclis'in itibarıdır.' Bugün 20 gün geçti aradan Meclis Başkanı, İçişleri Bakanı'na sordu. Bugün İçişleri Bakanı onu kendi odasında ziyaret etti. Bir açıklama var mı, hayır yok. Adı belli mi, hayır yok. Bununla ilgili bir savcılık soruşturması açıldı mı? Hayır, bilinmiyor. Meclis Başkanı, İçişleri Bakanı el ele verip de neden bu suçluyu koruyorsunuz? Rüşvet alan başkaları var mı? Bununla ilgili bu suça bir kişi dinlemeye karışmış ve bununla ilgili karışan kişilerin adları devletin önemli noktalarındaki kişiler mi? Bunların hepsini tek tek açıklamak zorundasınız. Bugün bekliyoruz, yarın bekliyoruz, yapılmazsa gereğini yapacağız.” "BÖYLE KAYITLARA GEÇMİŞ BİRİSİNİ TİCARET BAKANI NEDEN YAPTINIZ?" Eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ın, eşiyle birlikte ortak olduğu şirketten kendi bakanlığına dezenfektan satışı yapmasının ortaya çıkması ve görevden alınması sürecini de anımsatan Özkoç, "Ruhsar Pekcan neden yargılanmıyor?" diye sordu. Pekcan'ın bakanlığı öncesi Gümrükler Genel Müdürlüğü'nün "Bu kişiye dikkat edin" dediğini aktaran Özkoç, "'Bu kişiye dikkat edin, bu kişi birilerinin, hatırı geçen kişilerin adlarını kullanarak yolsuzluk ve usulsüzlük yapabilir' demiş. Bir, bölge kayıtlara geçmiş birisini Ticaret Bakanı neden yaptınız? İki, Ticaret Bakanı yaptığınız, eşiyle birlikte bir şirket kurdu, yasal, doğru değildir, bu şirkete kendi bakanlığının ihalesini verip fahiş fiyattan Ticaret Bakanlığı'nı ve Türkiye Cumhuriyeti'ni dolandırdı" dedi. "RUHSAR PEKCAN'I HAKİM KARŞISINA ÇIKARACAĞIZ" Pekcan ile ilgili neden soruşturma yapılmadığını soran Özkoç, "Milletin parasını yiyen, yolsuzluk, usulsüzlük yapan, kullandığı makama da ihanet eden, hukuka aykırı davranışta bulunan Ruhsar Pekcan ne zaman yargılanacak? TBMM'de araştırma önergesi verdik, reddettiniz, komisyon kuralım dedik, reddettiniz, bununla ilgili bir an önce soruşturma başlatılsın dedik, sesinizi çıkartmıyorsunuz. Takip edeceğiz, peşini bırakmayacağız, sonuna kadar mücadele edeceğiz hem Meclis'te hem de yasal olarak hukuki takipçisi olacağız. Bizim milletimizin bakanlık koltuğunda oturarak milletimizin hakkını, hukuku gasp eden bu makamın sahibi olan Ruhsar Pekcan'ı hakim karşısına çıkaracağız" diyerek sürecin takipçisi olacaklarını vurguladı. "TÜM İNSANLARIMIZA SESLENİYORUM, TÜRKİYE'DE 82 BİN KİŞİ TRİLYONER OLMUŞ, SİZ YOKSULLUK İÇİNDE YAŞARKEN" CHP Grup Başkanvekili Özkoç, TÜİK'in 2020 yılına ilişkin Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması'nın sonuçlarını da ANKA'ya şöyle değerlendirdi: "Türkiye'nin yoksullaşan, dükkanlarını açamayan esnafına, işçisine, çiftçisine, tüm insanlarımıza sesleniyorum. Eğer bu trilyonlar, paralar nereye gitti diye soruyorsanız, bu açıklandı. Türkiye'de 82 bin kişi trilyoner olmuş, siz yoksulluk içinde yaşarken. Bir de Türkiye Cumhuriyeti'ndeki bankalar, bugüne yaptıkları kârın en büyüğünü yapmışlar. 2020 yılı içerisinde çok kâr elde etmişler. Türkiye'de şu anda açlık sınırı asgari ücretin çok üstünde bir hale gelmesine rağmen Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı, 'bu ülkede aç mı var, ekmeğe muhtaç insan mı var, eğer varsa siz doyurun' diye bu milletle dalga geçmektedir." "AÇILAN UÇURUMUN BİR AN ÖNCE KAPANMASININ TEK BİR YOLU VAR, ERKEN SEÇİM" "Biz yetkiyi aldığımız yerlerde görevimizi yerine getiriyoruz. Bu iktidarın başındaki kişiler bunu engelliyorlar. Yerel yönetimlerde, büyükşehirlerde yetki aldık. Biz halk ucuz ekmek yesin diye halk ekmeği açıyoruz, siz açtırtmıyorsunuz. Aş evlerini kuruyoruz, milletimize kendi paralarıyla kendi rızklarını onlara vereceğiz, buna engel oluyorsunuz. Bizim hali vakti yerindeki insanlarımız, milliyetçi, yurtsever, cumhuriyetçi, laik, demokrat insanlarımız ceplerindeki parayı bölüşüyorlar, siz bu paranın yoksula gitmesini engelliyor, el koyuyorsunuz. Bunun vebalini, bu dünyada da öbür dünyada da ödeyemezsiniz. Soracağız. Bu açılan uçurumun bir an önce kapanmasının tek bir yolu vardır. Erken seçim. Bir an önce bu ucube cumhurbaşkanlığı sistemi yok olmalı, milletin vekilleri, milletin bakanı, milletin başbakanı, göreve gelmeli. Ve tekrar Türkiye'yi güçlü bir şekilde inşa etmeliyiz."