CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, üniversite öğrencilerinin yurt sorununa ilişkin, “Öğrencilerin dörtte birinin yurtlardan yararlanabildiğini biliyoruz. Bu çocuklar perişan. Biz gençlerimizin eğitim görmesini mi istemiyoruz? Parasız, kaliteli ve eşit eğitim, o gencin hakkıdır; barınma da Anayasal bir haktır” dedi. CHP Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, bugün düzenlediği basın toplantısında, Covid-19 sürecinde kalabalık sınıflarda eğitim yapılmasına, tadilattaki okullara ve üniversite öğrencilerinin yurt sorununa ilişkin açıklamalar yaptı. Karabıyık, “Bu gençlerin beşte biri değilse de gerçekten dörtte birinin yurtlardan yararlanabildiğini biliyoruz. Bu yadsınamayacak kadar büyük bir sorun” diye konuştu. Karabıyık, şunları söyledi: GENÇLERİMİZİN EĞİTİM GÖRMESİNİ Mİ İSTEMİYORUZ: “Herkes iyi bir gelire sahip değil. Yoksulluk ve yoksunluğu, işsizliği benim söylememe gerek yok. Bu ülkedeki öğrencilerin toplam sayısının beşte biri kadar üniversite devlet yurdu kapasitesinin olduğunu da biliyoruz. Bu öğrenciler büyük bir mücadele veriyorlar. Bu çocuklar perişan. Biz gençlerimizin eğitim görmesini mi istemiyoruz? Neden gençlerimizin önünü açmaya çalışmıyoruz. Parasız, kaliteli ve eşit eğitim, o gencin hakkıdır; barınma da Anayasal bir haktır. YURT VE BURS İSTİYORLAR, EN DOĞAL HAKLARI: Son Plan Bütçe Komisyonu’nda KYK’nın verdiği burslarda artış olur diye bekledim, krizden dolayı. Maalesef hiç öyle olmadı. Son dönemdeki Plan Bütçe’de, Covid-19 sürecinde ülkenin ekonomisi hiç geçmiyordu. Çok cüzi bir artış geldi. Burslar yetersiz, yurtlar yok ve gençlerin ailesinin geliri yok. Yurt ve burs talep ediyorlar ve bu onların en doğal hakkı. CHP iktidarında bu sorunların yaşanmayacağını söylemiştik yine bu sözü veriyoruz. Yurt sorununu bir yıl içinde çözeceğiz ve eğitim parasız olacak. Eğitim sürecini ve yükseköğretimi yönetemediğinizi görüyoruz. Zaman içinde her şeyin daha kötü olduğu ve bu kötü gidişat kabul edilmeyip iyiymiş gibi gösterildiği için gençlerin geleceğiyle oynanıyor. HAFTASONU ÖĞRETMENLERİN TEMİZLİK YAPTIĞI OKULLAR VAR: Bize en çok söylenen cümlelerden biri, ‘Bizim okulumuz tamiratta, şu okulda misafiriz. Kendi okulumuza geçince bu okulun öğrencileri bizim misafirimiz olacak’. Covid-19 sürecinin öncesinde de zaten sağlıklı bir eğitimin yapılabilmesi için 43 bin küsur dersliğe ihtiyaç varken derslik konusu riski artıran konuların başında. Sayın Bakan, hijyen sürekli nasıl sağlanacak? Öğretmenlerin yükü o kadar arttı ki... Hafta sonu öğretmenlerin temizlik yaptığı okullar çok fazla; Sayın Bakan, nerede yardımcı hizmetliler? Covid-19 sürecinde kadrolu olarak temizlik hizmetlisi ihtiyacı, olan okullara sağlanması lazımdı. Bu neyin tasarrufu? İKTİDAR EĞİTİMDEN TASARRUF ETMEYE ÇALIŞIYORSA SÖYLEYECEK SÖZ YOK: Öğretmen açıkları konusunda bir değişme var mı? 15 bin atama yapılacağı söylendi, ikinci döneme. Sayıştay raporunu bir kenara bırakıyorum. MEB, kendisi 107 bin öğretmen açığı olduğunu söylemişti. 69 bin ücretli, sömürülen öğretmen ile bu açığı kapamaya çalışıyorlar. Öğretmenlerinin bir hafta bir sınıfta, diğer hafta başka bir sınıfta ders yaptığını söyleyen, iki haftada bir ders yaptıklarını anlatan öğrenciler var. Öğrencilerin, gençlerin eğitiminden tasarruf etmeye çalışıyorsa iktidar, buna söyleyecek bir şey yok. Öncelenen, her zaman gelecek nesilleri ideolojik olarak şekillendirmekti. İyi bir eğitim sistemi gibi öncelikleri olmadı. YALNIZCA BURSA’DA YIKILAN OKUL SAYISI 37: Yalnızca Bursa’da birkaç yıl arayla yıkılan okul sayısı 37, büyük bir kısmı eğitime yeniden açılmadı, birkaçı da yarım. 15 okul ikili eğitime geçti. 11 bin öğrenci başka bir okula transfer edildi. Tablo, ülkenin bazı yerlerinde bu sayılardan daha vahim durumda.”