Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlar, Genel Başkan Selçuk Kozağaçlı ile dernek üyesi avukat Barkın Timtik’in yargılandığı davanın yarın yapılacak duruşması öncesinde İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, "Meslektaşlarımızın haksız ve hukuksuz tutuklulukları, bu süreç boyunca 5 yılı aşmış ve bu tutukluluk infaz aşamasını çoktan geçmiştir ve meslektaşlarımız hakkında hızla bir hüküm kurulmak istenmektedir" denildi.

ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile ÇHD üyesi avukat Barkın Timtik, tutuklu yargılandıkları dava kapsamında 17 Kasım’da 4. Kez hakim karşısına çıkacak. ÇHD’li avukatlar, duruşma öncesinde Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaptı. Açıklamada, "Savunmaya Özgürlük" pankartı açıldı. 

"ADİL YARGILANMA HAKKI İHLALLERİYLE DOLU BİR SÜREÇ"

Basın açıklamasını okuyan avukat Seda Şaraldı, devam eden hukuki sürece ilişkin şu bilgileri verdi:

"Derneğimiz üyesi ve yöneticisi olan meslektaşlarımız, 12 Eylül 2017 tarihinde gözaltına alınarak tutuklanmış; 14 Eylül 2018 tarihinde görülen ilk duruşmalarında, dosyadaki mevcut delil durumu, suç vasfının değişme ihtimali, sanıkların savunmalarının alınmış olması ve sanıkların avukat olması, tutuklamanın tedbir olması, tutuklulukta geçen süre, Avrupa İnsan Hakları ve Anayasa mahkemelerinin tutuklama konusundaki başvurular hakkında vermiş olduğu kararlar, bu aşamada adli kontrol hükümlerinin uygulanması ile yargılamada amaçlanan tedbirlerin sağlanabilecek oluşu dikkate alınarak tahliye edilmişlerdir. Ancak savcılık itirazı üzerine henüz 10 saat bile geçmeden haklarında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmıştır. Meslektaşlarımızın bir kısmı apar topar yeniden tutuklanırken tahliye kararı veren heyet dağıtılarak yerine yeni bir heyet atanmıştır. Adil yargılanma hakkı ihlalleriyle dolu bir sürecin sonunda meslektaşlarımız hakkında 37. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 159 yıla varan cezalar verilmiştir."

"YARGITAY, İLK DERECE MAHKEMESİNE TALİMAT VERMİŞTİR"

Davanın sanıklarından Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal’ın ölüm orucuna başladığını ve Timtik’in bu süreçte hayatını kaybettiğini anımsatan Şaraldı, şöyle devam etti:

"Ebru’nun yaşamını yitirmesinden çok kısa bir süre sonra söz konusu dosyada Yargıtay tarafından karar verilmiştir. Yargıtay, yaptığı değerlendirmede, dosyadaki adil yargılanma hakkı ihlallerini göz ardı etmiş ve yalnızca 3 meslektaşımız yönünden dosyanın bozulması gerektiğine karar vermiştir. Yargıtay’ın bozma kararı üzerine Genel Başkan’ımız Selçuk Kozağaçlı ve üyemiz Barkın Timtik’in dosyası, 2013 yılında başlatılan ve o süreçte tutuklu yargılandıkları İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyasıyla birleşmiştir. Her iki meslektaşımız da tutuksuz olarak yargılandıkları 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosya kapsamında tutuklu hale gelmişlerdir. Ancak Selçuk Kozağaçlı ve Barkın Timtik’le aynı şekilde İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor olmalarına rağmen meslektaşlarımız Özgür Yılmaz, Naciye Demir ve Şükriye Erden yönünden birleştirme kararı verilmemiş, dosya onanmıştır. Yargıtay kararında, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasında, bu kişiler yönünden davanın reddine dair karar verilebileceğini belirtmiştir. Yani Yargıtay, hukukumuzda yeri olmayan bir biçimde, hala devam eden ve önüne gelmemiş olan bir dosya hakkında görüş bildirerek açıkça ilk derece mahkemesine talimat vermiştir."

“TUTUKLULUK SÜRESİ 5 YILI AŞTI”

Meslektaşlarının tutuklu bulunduğu sürenin 5 yılı aştığına dikkat çeken Şaraldı, sürenin infaz aşamasını geçtiğini belirtti. Şaraldı, şunları söyledi:

”15 Eylül 2021 tarihinde görülen duruşmada, duruşmadan bir gün önce dosyaya atanan duruşma savcısı, yaklaşık 7 yıldır devam eden dosyada esas hakkında mütalaa sunabileceğini beyan etmiştir. Meslektaşlarımızın haksız ve hukuksuz tutuklulukları, bu süreç boyunca 5 yılı aşmış ve bu tutukluluk infaz aşamasını çoktan geçmiştir ve meslektaşlarımız hakkında hızla bir hüküm kurulmak istenmektedir."

Şaraldı, meslektaşlarına, Silivri Cezaevi Kampüsü'nde yarın yapılacak duruşmaya katılım çağrısında da bulundu.

Kaynak: anka