Ankara Kent Konseyi (AKK) Kent Atölyesi’nin bu ayki konuğu Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan oldu. AKK Kent Atölyesi’nin Gençlik Parkı Kent Konseyi Sergi Salonu’nda düzenlediği “Türkiye’nin Ekonomik Büyüme Modeli” konulu programa katılan Ali Babacan, Türkiye’nde uygulanan ekonomik büyüme modeline ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TÜRKİYE’NİN EKONOMİK BÜYÜME MODELİNİ ANLATTI 58 ve 59. hükümetlerde ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı, 58. Hükümet’te Dışişleri Bakanı, 61. ve 62. hükümetlerde ise ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak görev yapan Ali Babacan, yerel kalkınma başta olmak üzere Türkiye’de uygulanan ekonomik büyüme modelinin ayrıntılarını anlattı. DEVA Partisi Kurucular Kurulu üyesi Haldun Hakçı, Genel Başkan Yardımcıları Hasan Karal, İbrahim Çanakçı, Nazlı Seda Vural ve Ankara İl Başkanı Ali Güven, Genç Girişim ve Yönetişim Derneği Başkanı Nezih Allıoğlu, Başkan Vekili Gürbüz Bekiş ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’ın izleyici olarak yer aldığı programın moderatörlüğünü ise OSİAD Başkanı, AKK Yürütme Kurulu üyesi ve Sanayi ve Ticaret Çalışma Grubu Sözcüsü Süleyman Ekinci yaptı. Programa ayrıca AKK Başkan Yardımcısı Savaş Zafer Şahin, Yürütme Kurulu Üyeleri Süleyman Basa, Ceren Anadol, Nazmi Şahin, Obahan Obaoğlu, Aydan Biri, Çalışma Grubu sözcüleri, Meclis sözcüleri de katıldı. MESLEK VE TARIM LİSELERİNİN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKTİ İklim değişikliği ve pandemi etkilerinin ele alındığı programda moderatör Süleyman Ekinci, kendisinin de meslek lisesini bitirdiğini ve devamında üniversite okuyarak sanayici iş insanı olduğunu belirterek, Ali Babacan’a mesleki eğitimle ve meslek liseleriyle ilgili düşüncelerini sordu. Ali Babacan, lise çağının son derece önemli olduğunu, eğitimle iş dünyası arasında bir geçiş sağladığını belirterek şu değerlendirmelerde bulundu: “Meslek seçme, meslek edinme için çok önemli olduğuna inanıyorum. Meslek deneme için de önemli olduğunu düşünüyorum. Lise çağında denemeye başladıklarında gençler neyi sevip sevmediklerini anlayabiliyorlar. En çok sevdikleri ya da en çok ihtiyaç olan alana yönelebiliyorlar. Karar değiştirip başka bir mesleğe adapte olmak açısından da erken yaşta iş hayatıyla tanışmak çok önemli, meslek liselerini çok güçlü kılmalıyız. Üniversiteyi kazanamasa bile meslek lisesi mezunu bir gencimizin hayata atıldığında iyi işler bulabilmesi lazım. Meslek liselerinden mezun olan, iyi yetişmiş gençlerimiz hem ekonomimize katkıda bulunacak hem de iyi bir hayat standardı yaşayacak gelire sahip olacak. Tarım liselerinin de canlandırılması ve yaygınlaştırılması lazım. Özellikle kırsal bölgelerde doğup büyüyen gençlerimiz, ailesi tarımla uğraşıyorsa tarımı da bir seçenek olarak görmeli. Tarımla, ziraatla uğraşan ailelerin çocuklarının büyük bir bölümü hemen kendilerini büyükşehirlere atmak istiyor. Aileler de ‘git oku, kendini kurtar’ diyor. Eğer herkes şehirlere gidecekse tarımı kim yapacak? Tarımla uğraşacak yeni bir nesil gerekiyor ama daha iyi bilgi ve beceriyle donanmış, daha bilime dayanan, geniş çapta ve yüksek verimli bir tarım gerekiyor. Bunu da gençlerle başarabiliriz.” AKK Başkanı Halil İbrahim Yılmaz da programın sonunda Çıkrıkçılar Yokuşu’nda başlayan hayat hikâyesini bir Ankara markası olarak dünyaya taşıyan Ali Babacan’a kent aidiyetinden ve kente katkılarından dolayı Uluslararası Katılımcı Demokrasi Birliği'nden alınan katılımcılık ödülünün belgesini takdim etti. Yılmaz, “Ankara Kent Konseyi olarak Söz On'da programında bugün, deneyim ve paylaşımlarıyla Ankaralı bir genel başkanı toplumun bütün kesimlerinin temsilcileriyle dinledik. Katılımcı ruha yaptığınız katkıdan dolayı teşekkür ederiz” dedi.