HABER: EBRU KURT / KAMERAMAN: FATİH NAZIM EFE

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ağrı kent merkezinde esnafı ziyaret etti, vatandaşın sorunlarını dinledi. Göçmenlerden şikâyet eden bir vatandaş, “Artık buramıza kadar geldi. Ne caddede gezebiliyoruz ne eşimizle, dostumuzla gezebiliyoruz. Biz artık bittik. Artık çoluğumuzu, çocuğumuzu dışarı çıkaramaz hale geldik. Bütün hepsi bıçaklı geziyor” dedi. Akşener, vatandaşa; “İktidarı bu konuda sürekli uyarıyoruz. ‘Bu insanları, gerisin geriye itmeden kakmadan, can güvenliklerini temin ederek geri gönderin’ diyoruz” yanıtını verdi.

Meral Akşener üç gün süren esnaf ziyaretlerinin sonuncunu Ağrı kent merkezinde yaptı. Ağrılılar, Akşener’in yanına gelerek sorunlarını aktardı. Bir vatandaş göçmenlerden rahatsız olduklarını söylerken bir çiftçi ise 300 bin lira borcu olduğunu söyledi.

“ERKEKLER EVLENEMİYOR KOLAY KOLAY”

Başlık parasının hala istendiğini anlatan bir genç Ağrı’da gençlerin başlık parası yüzünden evlenemediğini söyledi. Esnaf ile Akşener arasındaki diyalog şöyle:

“Akşener: Bugün mesela siftah yaptın mı?

Esnaf: Yaptık ama…

Akşener: Ne üzerinden?

Esnaf: Ne üzerinden, kılıf sattık. O da bizi kurtarmaz. Her gün zam geldiği için 3 liraya aldığımız kılıfı şu an 10 liraya alıyorum.

Esnaf: Her şey ateş pahası olmuş.

Akşener: Sen çalışan mısın?

Esnaf: Evet

Akşener: Ev geçiniyor mu burayla? Dün geçiniyordu da bugün geçiniyor mu?

Esnaf: Zor.

Akşener: Evli misin?

Esnaf: Bekarım

Esnaf: Evlenmek ne haddimize başkanım. Burada 20 cumhuriyet altını başlık parası olmuş. Geçen gün dayımın oğlu 25 tane verdi. Burada bir de evi dayaması döşemesi, 1 trilyona gidiyor. Düğünden de gelen en fazla 50-60 bin lira falan.

Akşener: Nasıl oluyor bu iş?

Esnaf: Vallahi bizim buradaki erkekler pek evlenemiyor kolay kolay. Baba parası olmadan evlenemiyor.

Akşener: Kaç yaşındasın?

Esnaf: 24 yaşındayım. Evde kaldım valla.   

Akşener: Güzel oğlum benim. Bana bak, alıp seni İstanbul’a götüreyim İstanbul’da başlık parası yok.

Esnaf: Yok, yok. Allah sizden razı olsun. Siz bizim milletimize, memleketimize annelik yapın. Bizim için önemli olan o, istenen o.”

“BİZ GÖÇMENLERİ İSTEMİYORUZ”

Bir vatandaş ile Akşener arasındaki diyalog ise şöyle:

“Vatandaş: Biz bu göçmenleri istemiyoruz. Artık buramıza kadar geldi. Ne caddede gezebiliyoruz ne eşimizle, dostumuzla gezebiliyoruz. Biz artık bittik. Her yerde çocuğumuza musallat olmuşlar. Artık çoluğumuzu, çocuğumuzu dışarı çıkaramaz hala geldik. Bütün hepsi bıçaklı geziyor. Biz ne yapalım bunlarla? Nasıl mücadele edeceğiz?

Akşener: Sürekli olarak biz bunu gündeme getiriyoruz.

Vatandaş: Çocuklarımız okula korka korka gidiyor.

Akşener: Vatandaşı bu işin bir parçası olmasının önüne geçebilmek için iktidarı bu konuda sürekli uyarıyoruz. ‘Bu insanları, lisan-ı münasiple ilgili devlet yani diyelim Suriyeli ise Suriye yönetimiyle, anlaşıp gerisin geriye itmeden kakmadan, can güvenliklerini temin ederek geri gönderin’ diyoruz. Afganlardan gelecekti, hatırlıyorsunuz. Muhalefet olarak biz başta olmak üzere muhalefet ayağa kalkınca şimdi en azından sınır bu konuda biraz daha tutulur oldu. Sürekli gündemde biz bunu tutuyoruz. Tutmaya devam edeceğiz.”

“ALIM GÜCÜ KALMADI, HERKESİN CEBİNDE 3-4 TANE KREDİ KARTI VAR”

Akşener, başka bir esnaf ile şöyle sohbet etti:

“Akşener: İşler nasıl?

Esnaf: Bu eczanenin veresiye defteri.

Akşener: Bu kadar.

Esnaf: Evet. Bakabilirsiniz. Siz pandemi dediniz ya işte hepsi veresiye. İnsanlar bunları alıyor borçla. Herkesin her isme göre herkesin var. Sağlık parasız diyorlar asla öyle değildir. İnsanlar gidip muayene oluyor. Eczaneye geldiği zaman reçete parası, doktor parası, katkı parası 10 lira 20 lira. Herkes ağlanıyor.

Akşener: Şimdi, alım gücü ne durumda?

Esnaf: Hiç, sıfır. İnsanların alım gücü kalmadı. Vatandaşa kime sorarsanız sorun hiçbir alım gücü kalmadı. İnsanlar zor geçiniyor. Borç harç içerisinde. Adam faizli para alıyor. Kredisini kullanıyor. Bir daha gidip alıyor. Bir daha kullanıyor. Herkesin cebinde 3-4 tane kredi kartı var. Borcu borç ile kapatıyor.”

“5 LİRA VAR CEBİMDE. İŞ YOK, GÜÇ YOK”

Akşener’in dinlediği diğer vatandaşlar ise şunları söyledi:

“Vatandaş: Ağrı’da insanları çok mağdur. Bak ben 65 yaşındayım. Bir sürü torunum var. 5 lira var cebimde. İş yok, güç yok. İŞKUR’a gidiyorum, kayıt yaptırıyorum. İş yok, yandaşlarını alıyorlar. Ak Partili oldu mu alıyorlar. Olmadı mı havayı alıyorsun. Belediye başkanı, Cumhurbaşkanı sarayda konut yapıyor. Belediye başkanı da gidin orada saray yapmış.”

“BEN BİR ÇİFTÇİYİM, 300 MİLYAR BORCUM VAR”

“Vatandaş: Bizi bu hale getiren Cumhurbaşkanıdır. Hep borçtan dolayı ben şu an da 300 milyar borçluyum. Bir çiftçiyim ben. Burada bütün insanlar mağdur. Buna bir el atmanız lazım. Eskiden babalarımız, dedelerimiz bir toprağa buğday atıyordu, 300 teneke buğday atıyordu bin dönüm alıyordu. Oğlunu besliyordu, karısını besliyordu, çocuğunu besliyordu. Evlendiriyordu. Bugün traktörü olan sattı. Hayvanı olan sattı. Herkes şehre geldi, şehirde de açız. Ben şu an da 300 milyar para borçluyum bir çiftçi olarak. Traktörümü sattım, hayvanımı sattım, evimi sattım.  Dışarıda et ithal ediyor, çiftçisini mağdur ediyor. Dışarıda senin ne işin var? Babamın bunun başbakan olduğu dönemde 500 tane hayvanı vardı. Şu an da aktif 11 hayvanı var. 500 tane hayvandan adam 11 hayvana inmiş. Ben 21 yaşındayım. Bak şu eczaneden bir kutu mama alıyorum. 85 milyon. Bu işe bir el atmanız lazım.”

 

Kaynak: anka